Antalya'nın İhtişamlı Doğası
Kendisi bundan binlerce yıl önce ‘Cennetin yeryüzündeki hali’ olarak anılan, bugün de doğal ihtişamından hiçbir şey kaybetmediği aşikar olan Antalya’nın tabii güzelliklerini sizler için derledik, buyursunlar.
Alara Çayı
İlk olarak Alara Çayı’ndan bahsetmek istiyoruz. Kendisi Alara Bölgesi’nde olduğundan ismini bulunduğu bölgeden alan ve Osmanlı, Bizans, Selçuklu ve İpek Yolu’nda bulunduğu için pek çok da farklı medeniyetlerden izleri bünyesinde barındıran bu çay sizi ya şair ya da bir fotoğraf sanatçısı yapacaktır.
Düden Şelalesi
Pek çok çeşitli kaynaklarda İskender Şelalesi ya da Yukarı Düden Şelalesi olarak anılsa da Antalya’nın yerlileri buraya Düdenbaşı Şelalesi der. Suyun sanki sevdiğine kavuşan özlem dolu bir aşıkmış gibi akışındaki romantik huzuru ruhunuza dolduracağına emin olduğumuz bu güzeller güzeli mekan, ihtişamıyla da dudak uçuklatacak cinstendir.
Yanartaş
Olimpos’un Sönmeyen Ateşi de derler ona, Yanartaş da… Kimin ne isim verdiğinden ziyade hakkında anlatılan efsanelerle ünlü ve tam bir doğa harikası olan Yanartaş aslında bir doğal gaz kaynağının dışarıya çıkarken havayla aniden temas etmesinden dolayı yanar. Ancak yüzyıllardır sönmeyen bu harlı ihtişam sizleri de kendine hayran bırakmaya yetecek kudrettedir.
Kekova Adası
Aslında dibinde bir batık şehir yatan ve yalnızca tekne turlarıyla ulaşımın mümkün olabildiği güzeller güzeli ve bir o kadar da hüzünlü olan Kekova Adası sizleri de ufka doğru derin düşüncelere doğru çıkartacaktır.
Köprülü Kanyon
Özellikle rafting sevenlerin uğrak mekanı olan ve yeşille turkuazın en narin buluşmasına ev sahipliği yapan Köprülü Kanyon aynı zamanda fotoğraf meraklılarının da vazgeçilmez adreslerinden biridir. Hal böyleyken bu denli bir harikalığı yazımıza eklemezsek olmaz diye düşündük.
Aslında Antalya öyle bir şehir ki ne doğal güzelliği saymakla biter ne de tarihi… En görülesi, Antalya denince akla ilk gelen en önemli doğal güzelliklerini sıralamaya çalıştık biz de burada. Diğer blog yazılarımıza da bekleriz, görüşmek üzere.