Mükrime Hatun Türbesi

UNESCO tarafından taçlandırılan Muradiye Külliyesi, Bursa şehrinin ‘Türbeler Şehri’ olarak anılmasında önemli bir etkiye sahiptir. İçinde pek çok hamam, cami ve medresenin yer aldığı bu dağınık külliye; Bursa’nın en çok ziyaretçi çeken alanıdır. Bölgedeki semt de adını doğrudan bu külliyeden alır. Külliyenin ilgi gören alanlarında hanedan soyundan gelen kişilerin mezarları ile karşılaşmak mümkündür. Cariyeler, şehzadeler, şehzade ve sultan eşleri ile onların çocuklarına ait sandukalar bu alanda yer alır. Külliye içinde toplamda 12 türbe alanı olsa da sanduka sayısının fazlalığından dolayı burada yatan zat sayısı 40 civarına yükselir. ‘Muradiye Türbeleri’ olarak bilinen bölümde Mükrime Hatun Türbesi ile karşılaşabilirsiniz. Burası, türbelerin bahçe kısmında, hemen güneyde konumlanır. Mükrime Hatun Türbesi 1515 senesinde oluşturulur. Kare planlı türbede taş ve tuğla dizileri dikkat çeker. Sekizgen kasnaklar sayesinde duvarlardan kubbe bölümüne geçiş sağlanır. Doğu kısmında bulunan girişin eyvan biçiminde tasarlandığı gözlemlenebilir. Mihrabiyeler de hemen bu eyvanın iki yanındadır. Beden duvarlarından yer alan toplam 12 pencere türbenin aydınlatılmasını sağlar. Bu pencereler sivri kemer alınlıklı ve taş söveli demir parmaklıklara sahiptir. Gerek duvar kısımlarında gerekse de kubbede renkli kalem işi figürlere rastlamak olasıdır. Ayetler haricinde geometrik desenler bu alanlara özel bir hava katar. Ne yazık ki bu duvarların belli kısımları daha sonra boyandığı için figürler belli ölçüde yok olur. Mükrime Hatun, Şehzade Şehinşah’ın eşi olarak tanınır. Kendisi aynı zamanda Şehzade Mehmed’in de annesidir. Yapı içinde tarihi ve diğer bilgiler içeren herhangi bir kitabe yoktur. Buna rağmen türbenin 16’ncı yüzyılda yapıldığı öne sürülür. Türbede toplamda üç farklı sanduka bulunur. Mükrime Hatun dışında kalan iki sandukanın kime ait olduğu bilinmez.