Şehzadeler Şehri Trabzon
Annesi Şirin Hatunla beraber yaşayan Şehzade Abdullah, şehzadeliği sırasında Sancak Beyliği yapan Yavuz Sultan Selim ve hatta Kanuni Sultan Süleyman'ın doğduğu toprak demektir Trabzon!
'Şehzadelerin Şehri' olarak anılan bu topraklar öylesine zengin ve güzeldir ki Evliya Çelebi bile burası için 'Küçük İstanbul' der. Hemen hemen her ilçesinin illaki meşhur olduğu bir konusu olmasına rağmen Trabzon'un simgelerini sizlere bir çırpıda sunacağım.
Sümela Manastırı
Trabzon'un simgesi haline gelmiş Sümela Manastırı, halk arasında ''Meryem Ana'' olarak da anılır. 300 metre yükseklikte bulunan bu yerde fotoğraf çektirmeden ve freskleri incelemeden kısacası tarihi bir yolculuğa çıkmadan 'Trabzon'u gezdim!' demeyin.
Uzungöl
Uzungöl'e gitmeden de 'Göl gördüm!' demeyin. Kışın giderseniz göreceğiniz manzara karşısında hayretlere düşeceğiniz muhteşem bir doğası var. Tamamen buz tutan göle karşı bir gece bungalov evlerinde de kalabilirsiniz.
Trabzon Burması (Hasır)
Trabzon'lu olmasınız da illaki hasır bilezik ya da Trabzon burmasını duymuşsunuzdur... İşçiliğiyle göz dolduran ve kadınların vazgeçilmezi altın mevzu bahis olursa kuşkusuz bu bilezikten de bahsedilir. Hasır bileziği altının danteli olarak biliniyor. Yüzyıllar öncesinden gelen bir miras olarak Türkiye’de yalnızca Trabzon'da üretiliyor. Her örme hasır bileziğinde bir Karadenizli kadının hikayesi vardır. Yapımı en az 6 günde tamamlanan bileziklerin bir hafta boyunca kadınlar tarafından örgüsü yapılır, ikinci haftasında ise işin geri kalan kısmı tamamlanır.
Trabzon Keşan Şalı
Trabzon'da kadınların örtünmek için kullandığı ve daha çok kırmızı renginin tercih edildiği Trabzon Keşan şalını yaklaşık 500 yıldır kadınlar ilmek ilmek dokuyor. 2008 yılında 'Mahreç işareti' olarak tescillenen Çarşıbaşı Keşan bezi el emeği, göz nuru bir ürün ve tam bir Trabzon simgesi!