Ayanis Kalesi

Ayanıs Kalesi’ni Urartu Krallığı’nın en reformcu Kralı II. Rusa inşa ettirir. İnşası tamamlandıktan sonra da ‘Süphan dağının karşısında yer alan Rusa kenti’ anlamını taşıyan Rusahinili-Eiduru-kai ismi verilir. Milattan önce 685 ile 653 yılları arasında yaptırılmıştır. Çeyrek asırdır süren kazı çalışmalarıyla yeniden gün yüzüne çıkartılıyor. Urartu Krallığı’nın en korunaklı ve en görkemli yapısı olma unvanını da elinde bulunduran kale, araştırmacılara da ilham kaynağı oluyor. Ayanıs Kalesi’ni gün yüzüne çıkartabilmek adına yapılan kazı çalışmaları günümüzde de devam eder. Bu kazıda kalenin giriş kapısı, anıtsal surları, oldukça büyük boyutlardaki deposu ve pek çok çeşitli mekanlarına ulaşılır. Ancak en önemli yer Haldi Tapınağı’dır. Bu tapınak birçok yapı grubunu içine alabilecek genişlikte olmasının yanı sıra dini açıdan da oldukça mühimdir. Kalenin tam ortasında ve en yüksek bölgesinde yer alan tapınak bölgesine kaymaktaşından yapılmış bir kapıdan girilir. Bu kapının girişinde yer alan yazıtta ise tapınağın Argişti oğlu Rusa tarafından Haldi Tanrısı’na armağan edildiği yazılıdır. Dedik ya, Ayanis Kalesi’nin kazı çalışmaları çeyrek yüzyıldır devam ediyor diye… Kaleyi yeryüzüne çıkartmak için çalışan arkeologlar, geçen bu süreçte binlerce esere de ulaşır. Mısır mavisi renginin sıkça kullanıldığı Ayanıs Kalesi’de bulunan mühürler, kalkanlar, mızraklar ve daha yüzlerce eser, incelemelerin ardından müzede sergilenmek için gün sayıyor. Tarihe tanıklık etmek isteyenlerin kaçırmaması gereken bir fırsattır Ayanıs Kalesi…