Ateşbaz-ı Veli Türbesi

Konya şehir merkezine yaklaşık 5 km mesafede, Yeni Meram yolu üzerinde, Aşkan (Aşıkan/Aşıklar) Tepesi üzerinde bulunan Ateşbaz-ı Veli Türbesi, klasik Selçuklu kümbeti şeklindedir. Sekiz köşeli gövdesi olan yapı kesme taştan yapılmıştır ve tuğla ile örülmüş külahı vardır. Türbe iki katlıdır ve alt kısmı cenazelik, üst kısmı ise ibadethanedir. Türbenin kitabesinde şu ifadeler yer alır; ‘Bu kabir, merhum, said, şehid, din ve milletin güneşi İzzeddin oğlu Yusufundur.684 senesinin recep ayı ortalarında ölmüştür. Allah (Onu) bağışlasın.’ Türbe civarında Mevlana’nın oğlu Sultan Veled’in torunlarından Çelebi Abdüssamed tarafından bir zaviye yaptırılmıştır. 

Ateşbaz-ı Veli Mevlana ile çağdaştır. Hayatı hakkında pek bilgi yoktur. Asıl ismi Şemseddin Yusuf, babasının adı ise İzzeddin’dir. Ateşbaz-ı Veli’nin Mevlana’nın babası Bahaeddin Veled ile beraber Horasan’dan geldiği ya da kafileye Karaman’da katıldığı düşünülür. Ateşbaz, ateşle oynayan anlamına gelir. Ateşbaz-ı Veli’nin Mevlana ve Mevleviler arasında önemli bir yeri vardır. Ateşbaz-ı Veli ile ilgili anlatılan pek çok menkıbe bulunur. Bunlardan biri ismiyle ilgilidir. Anlatılana göre bir gün, dergahın mutfağında yemek pişirmek için hiç odun kalmaz. Dergahın aşçısı olan Ateşbaz-ı Veli, durumu Mevlana’ya bildirir. Mevlana ona ‘Odun kalmadıysa ayaklarını kazanın altına sok da yemeği onunla pişir.’ der. Bunun üzerine Ateşbaz emre uyar ve mutfağa gidip ayaklarını kazanın altına sokar, parmak uçlarından çıkan ateşle yemeği pişirir. Ancak büyükler arasında açık bir şekilde keramet göstermek hoş karşılanmadığından Mevlana, Veli’yi dergahtan men eder ve ismi bundan sonra Ateşbaz olarak anılmaya başlar.

Görseller: Haberturk, Gezicini, Konya Bülteni