Özbekler Tekkesi

Osmanlı zamanında Müslüman hacı adayları önce İstanbul’a gelir, Eyüp Sultan Camii’nde Halife olan Padişahın Cuma selamına katılır, ondan simgesel şekilde hacca gitme onayı alırlardı. İşte bu ziyaretlerde Orta Asya’dan gelen Özbekler, Anadolu Yakası’nda kendilerine has süslemeli çadırlarını kurarlarmış. Dönemin padişahı günün birinde buradan geçerken çadırları görür, başlarındaki şeyhle sohbet eder, bundan hoşlanır ve Mekke dönüşü buraya yerleşmelerini, kendilerine yer vereceğini ve tekke yaptıracağını söylemiş. İşte Üsküdar’da Bülbül Deresi yakınındaki Özbekler Tekkesi’nin kuruluş hikayesi bir rivayete göre böyle... Devamındaki yıllarda benzer başka yapılar da yapıldı. 1692’de yaptırılan Fatih’teki Sokullu Mehmetpaşa Camii’nin karşısındaki Özbekler Tekkesi de bunlardan biridir. 1925’te tekkelerin yasayla kapatılmasına değin Özbekistan’dan gelen ziyaretçilerini ağırlayan bir yokuş üzerindeki yapı, 1980’li yıllarda harap hal aldı. 2000’li yıllarda gördüğü kapsamlı onarımla ihya edildi. Duvarları onarıldı, boyandı; cephesindeki ve iç mekandaki tahribat A’dan Z’ye giderildi. Balkon ve pencere kirişleri yeniden yapıldı. Asırlar öncesine dair tüm yorgunluğun izlerini üzerinden atan Özbekler Tekkesi, günümüzde Sultanahmet ve yakın çevresinin siluetine değer katan farklı bir yapı özelliğine sahip. Giriş kapısı üzerindeki minaresi ile dikkat çeken ve içerisindeki duvarlarını çeşitli tabloların süslediği Özbekler Tekkesi, günümüzde bir vakıf bünyesinde tasarım merkezi olarak işlev sunuyor. Kayıtlı öğrencilere sunulan eğitimlerin yanı sıra çeşitli sergiler, çalıştaylar, seminer ve atölye çalışmaları düzenleniyor.