Mecidiye Köprüsü

Edirne’de yer alan Mecidiye Köprüsü, Meriç Köprüsü olarak da bilinir. Köprü, Edirne-Karaağaç yolu üzerinde yer alır. Köprünün yapım süreci 1842 senesinde Sultan Abdülmecit’in teşviği ile başlar. Beş senelik sürecin sonunda hizmete açılan Mecidiye Köprüsü, 263 metrelik uzunluğu ile dikkat çeker. Ayı zamanda genişliği yedi metredir ve 13 ayak üstünde yer alır. Diğer yandan köprünün 12 adet sivri kemeri bulunur. Mecidiye Köprüsü eğimli bir yapıya sahiptir. Her ayağın arasında özel boşaltma gözleri yerleştirilmiştir. Orta kısımda yer alan yazıtlı köşk, mermer malzemeden oluşur. Bu alanda daha önceki dönemlerde güneş motifi bulunuyordu. Mecidiye Köprüsü ya da bir başka ifadeyle Meriç Köprüsü’nün çevresinde yürüme parkurları ve yeni sosyal alanlar oluşturulur. Meriç Nehri ve Mecidiye Köprüsü arasında bir ahenk vardır. ‘Köprüler kenti’ olarak öne çıkan Edirne’nin en önemli köprülerinden biri olan Mecidiye Köprüsü, ziyaretçilere huzurlu bir ortam vadeder. Etrafı çay bahçeleri ve restoranlarla çevrili olan köprü, özellikle bahar ve yaz dönemlerinde ciddi bir ilgi ile karşılaşıyor. Sultan II. Mahmut 1832 senesinde bölgeye ilk kez geldiğinde, burada yer alan ahşap köprünün değiştirilmesini emreder. Bunun üzerine ahşap köprü yerine taş köprü inşa edilmesi gerektiğini söyler. Bu emir yaklaşık on sene sonrasında, Abdülmecit döneminde karşılık bulur. Yunan işgallerinin başladığı dönemde köprünün orijinal kitabesi yok olur. Köprünün belli bölümleri, fotoğraf meraklılarının ilgisini çeker. Özelikle de gün batımı ya da doğumunda çok özel kareler yakalamak mümkündür. Mecidiye Köprüsü, dünyada günbatımının en güzel izlenebileceği yerler arasında gösterilir. Seyir köşkü, buraya turistik açıdan özel bir değer katar. Duvar resimlerinin varlığı bu bölüm, batı etkisindeki Osmanlı sanatından izler sunar.