Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesi Müzesi

Cumhuriyet sonrasında bilimin ve aklın ön planda olduğu bir politika izlenir. Bu durum özellikle Ankara gibi şehirlerde müzelere ve diğer kültürel mekanlara doğrudan yansır. Bu anlamda özel bir parantez açılması gereken Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesi Müzesi Altındağ ilçesinde bulunur. Buranın açılması ile ilgili ilk fikirler 2005 senesinde ortaya atılır. O dönem kurulan bir komisyon müzeye dair kararı resmileştirir. Nitekim müze iki sene sonra yani 2007 senesinde başkentliler ile buluşur. Toplamda iki katlı olan müzenin giriş katında iki kapalı salon bulunur. Üst bölümde ise bir koridor dışında 10 ayrı oda ziyaretçileri bekler. Bu salonların her birinde Türkiye’nin tarım eğitimine dair izler yakalamak mümkündür. Dünden bugüne özellikle üniversite düzeyinde tarım eğitimi konusunda tercih edilen her türlü ders materyalleri, deney malzemeleri, böceklere dair örnekler ya da diğer her türlü araç-gerek teşhir edilir. Müzede yer alan her şey kronolojik sıraya göre dizilir. Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesi’nin coşkulu ve kalabalık açılış töreninden çeşitli fotoğraflar ve belgeler ziyaretçilerle paylaşılır. Tüm bu materyaller için öğrenci işleri arşivlerinden yararlanılır. Diğer yandan burada derslere giren eski akademisyenler ya da hayatta olan eski öğrenciler müzeye çeşitli düzeyde katkı sunar. Müze bilhassa ziraat alanına ilgi duyan herkesi kendine çeker. Müzeye ev sahipliği yapan bina, esasen Yüksek Ziraat Enstitüsü’dür. Bu enstitü 10 Haziran 1933’te kurulur ancak 15 sene sonra kapatılır. Daha sonra ise yoluna Ankara Üniversitesi çatısı altında devam eder. Buranın yıllar sonra bir müzeye dönüştürülmesinde özellikle Servet Sarıaslan’ın büyük emekleri bulunur. Kendisi bir dönem TCDD Ankara Müze ve Sanat Galerisi’nin müdürlüğünü de yapar.