Lezzet Dolu İstanbul

Tarihi çarşılarından yükselen baharat kokuları ve meşhur Türk mutfağı ile bir araya gelen İstanbul, gastronomi tutkunlarını unutulmaz bir lezzet yolculuğuna davet ediyor

Pandeli Lokantası

Fatih ilçesinde, Haliç kıyısına yakın konumdaki tarihi Mısır Çarşısı’nın giriş kapısının üzerinde bulunan kubbeli odalar, İstanbul’un en önemli lezzet noktalarından birine ev sahipliği yapar. Buradaki Pandeli Lokantası hem batı hem de Türk mutfağından damakları şımartan tatlar sunan çarpıcı bir lezzet noktasıdır. Haftanın her günü 11:00-18:30 saatleri arasında açık olan lokantada, günün çorbası ve yemeğine ek olarak közlenmiş patlıcan salatasından zeytinyağlı ayvalı kök kerevize kadar soğuklar; patlıcan böreğinden hamsi mücverine sıcaklar; baharatlı piliç külbastı, döner, geleneksel kuzu etli hünkar beğendi gibi ana yemeklerden; salata, garnitür ve tatlılara kadar konuklarına oldukça geniş bir menü sunuyor. Pandeli, Niğde’den küçük yaşlarda İstanbul’a gelmiş bir Rum. Seyyar arabada piyazcı, derken ufak bir barakada köfteci olarak başlıyor. 1926’da Eminönü’nde üç katlı bir lokanta açıyor. Mustafa Kemal Atatürk’ün misafirleri için trenle Ankara’ya getirilmek üzere Pandeli’den özel sipariş verdiği biliniyor. Son olarak da Mısır Çarşısı girişindeki Pandeli Lokantası’nı açıyor. 1967’de hayata gözlerini yuman Pandeli’nin oğlu ve bir başka isim ile bu eşsiz lezzet durağı günümüze kadar geliyor. İç mekanı ve atmosferi ile ünlü olan lokanta, sadece okunmaya ve yanından geçmeye değil, görülmeye de değer.

Vefa Bozacısı

İstanbul’un Avrupa Yakası’ndaki simgeleşmiş lezzet duraklarından biri olan Vefa Bozacısı, Fatih ilçesi Vefa Caddesi üzerindedir. Ahşap kaplama panelleri, cam mozaikler ve çinileri ile dikkat çeken oldukça sofistike bir dükkandır. 1876’da açılan Vefa Bozacısı, bir nevi kültürel miras. Yazları fermente üzümden imal edilen şıra, kışları ise boza içilebilen popüler mekanın genel görünümü yaklaşık olarak 1930’lardan beri değişmeden günümüze taşınmış, sıcak bir atmosfere sahiptir. Bulgur, su ve şekerle yapılan boza, oda sıcaklığında içilen ve üzerinde genellikle leblebi ile servis edilen lezzetli bir kış bir içeceğidir. Oldukça mütevazi fiyatlara satılır. Denenmesi önerilen bir tattır. Ayrıca mekanda içtikten sonra evine götürmek isteyenler için şişe içerisinde de satılıyor. Tarihi dükkan son derece zengin bir atmosfer vadediyor. Bu arada Vefa Bozacısı’nın favori ürünlerinin başında üzüm sirkesi geliyor. Yılın hemen her günü yoğun talep gören üzüm sirkesi, oldukça meşhur. Dükkanda sıra sıra dizilmiş boza şişelerinin yanı sıra elbette Türkiye Cumhuriyeti’nin Kurucusu ve ilk Cumhurbaşkanı Mustafa Kemal Atatürk’ün 1937’de gelip boza içtiği ve günümüzde cam bir mahfaza içerisinde asılı duran bardağı görmek mümkün.

Merkez Efendi Köftecisi

İstanbul’un Avrupa Yakası’ndaki Zeytinburnu ilçesinin öne çıkan lezzet duraklarından Merkez Efendi Köftecisi, Merkez Efendi Caddesi üzerindeki ulaşımı kolay bir sokakta konumlanır. Tarihi geçmişi eskilere dayanan, semt sakinlerinin yanı sıra şehrin dört bir yanındaki müdavimlerinin vazgeçilmezi olan yiyecek-içecek noktası, lezzetinin yanı sıra ambiyansıyla da dikkat çeker. Tarihi, Kurucusu İsmet Tatlıdil’in 1917’de Bursa iline bağlı İnegöl’de açılan köfteci dükkanına uzanır. İsmet Tatlıdil’in oğulları Fahri ve Rahmi’nin bugünkü dükkanı 1962’de açması ile gelenek İstanbul’a taşınır. Dükkan, Osmanlı yadigarı tarihi Merkez Efendi Camii’nin yanı başında, kısa süre içerisinde semtin bir diğer simgesi haline dönüşür.Kuşaklar boyu sürdürülen geleneğin merkezindeki Rahmi Usta Special adıyla sunulan köftesi, Tarihi Merkez Efendi usulü piyaz ve ayranı ile öne çıkar. Köfteyle birlikte servis edilen sosu meşhurdur. Öğle saatlerinde çevredeki esnafın yoğun olarak geldiği, vazgeçilmez bir dükkandır. Günün özellikle öğle saatlerinde yoğunluğun arttığı Merkez Efendi Köftecisi, hafta sonları da ağırlıklı olarak aileleri ve dostlarıyla gelen konuklarını ağırlar. Sıcak, samimi bir ortamdır. Kapalı ve açık alanı vardır. Yaz aylarında açık alanda köfte-piyaz deneyimi ayrı bir keyiftir.

Tarihi Sultanahmet Köftecisi (Selim Usta)

Tarihi Sultanahmet Köftecisi, İstanbul’un Fatih ilçesinde, Ayasofya’dan Sultanahmet Camii’ne kadar şehrin simgesi olan birçok değerin yer aldığı tarihi bölgede yer alır. Bölgedeki en eski işletmelerden biri olarak 1920’de açılan mekan, 100 yılı aşkın geçmişiyle aynı yerinde hizmet sunar. Alameti farikası tahmin edileceği üzere köftedir. Piyaz, salata ve pilav da en çok tercih edilenler arasındadır. Tercihe göre ayran, şalgam suyu veya meşrubatla iyi eşleşen köfte, çıtır çıtır ekmekle birlikte damaklarda tat bırakan keyifli bir deneyim vadeder. Öğle saatlerinde çevredeki işletmelerden gelenlerin de ilgi gösterdiği işletme, Ramazan aylarında iftar zamanlarına yakın saatlerde ayrı bir yoğunluğa tanıklık eder. Yaz ayları akşam üstleri ağırlıklı olmak üzere yıl boyu, günün her saati kuyruklarla karşılaşılabilir. İç mekanda duvarlarda birçok ünlü ismin mekandan yemek yerken çekilmiş fotoğrafları göze çarpar. Garson ilk olarak yanınıza gelip siparişinizi alır, yemekten sonra da yine garsonu çağırarak siparişinizin tutarını kasada değil, kendi masanızda ödemeniz beklenir. Tarihi Sultanahmet Köftecisi yaygın olarak taklit edilen bir lezzet durağıdır. Bu nedenle tabelası, menüsü ve genel itibarıyla kurumsal kimliğinde özellikle ‘1920’ ve ‘Selim Usta’ ibarelerine yer veriliyor. Söz konusu semtin sınırları içerisinde olup da bu ibarelerin olmadığı, ancak benzer isme sahip mekanların burada adı geçen Tarihi Sultanahmet Köftecisi olmadığı hatırlatmasında bulunmakta yarar görüyoruz.

Hacı Abdullah Lokantası 1888

Türkiye’nin en eski lokantaları arasında yer alan Hacı Abdullah Lokantası 1888, adından da anlaşılacağı üzere 19’uncu yüzyılın sonlarından bu yana hizmet vermeyi sürdürür. Ahilik Teşkilatı’nın bir anlamda devamı niteliğinde olan mekan, uzunca bir süre babadan oğla geçer. Özel şirketlere kaptırılmayan bu köklü lokantanın tarihi Osmanlı Dönemi’ne uzanır. 1888 senesinde açılışını yapan mekânın ilk adı “Abdullah Efendi” olarak belirlenir. Mekân konum olarak Karaköy Rıhtımı içindedir. O yıl Sultan II. Abdülhamit Han” ruhsatı bizzat verir. Abdullah Usta, sarayın en önemli aşçıları arasında yer alır. Kısa sürede önemli bir ün yakalayan lokanta, o dönemde resmi heyetler için tercih edilir.1915 senesinde Abdullah Efendi Lokantası olarak bilinen mekan, Beyoğlu’na taşınmak durumunda kalır. İstiklal Caddesi üzerinde konumlanan lokantanın yeni adres Rumeli Han’ın zemin katı olur. Usta-çırak mantığıyla belli aralıklarla el değiştirir. 1940 senesinde bugünkü Sadri Alışık Sokağı’na taşınır. Yeni yerinde ise “Hacı Salih” adını alır. Şu an bulunduğu yer olan Sakızağacı Caddesi’ne ise 1958 senesinde taşınır. 1983 senesinden itibaren günümüzdeki adını kullanır. Osmanlı torunlarından alınan bayrak, bugün hala başarıyla taşınmaya devam eder. Lokanta bir asrı aşmış tarihine yakışan bir dokuya ve atmosfere sahiptir. Lezzetinden ve ruhundan ödün vermeden yoluna devam etmeyi başaran Hacı Abdullah Lokantası 1888, kendi alanında en eski mekânlardan biri olarak bilinir.Hacı Abdullah Lokantası 1888, üne kavuştuğu yıllarda saray mutfağına ağırlık verir. Bu mutfağın halka açılmış olması, gösterilen ilginin en önemli nedeni olarak yorumlanır. Hikmet Abdullah vefat ettikten sonra kardeşleri ve çocukları, mekânı işletmeyi sürdürür. Hala aynı lezzeti koruyan lokanta, Türk-Osmanlı mutfağını yakından tanımak isteyenler için ideal bir tercih olacaktır.

Kanaat Lokantası

Kanaat Lokantası, İstanbul’un Anadolu Yakası’ndaki lezzet duraklarından biridir. Sütlü tatlı ve dondurmayı merkezine alan ilk kökenleri Osmanlı İmparatorluğu’nun son dönemlerine kadar uzanmakla birlikte 1933’te Üsküdar’da açılan Kanaat Lokantası, tarihi dokusunu korumuş bir ev yemekleri ve tatlı dükkanıdır. Aynı zamanda ilçenin en meşhur lokantalarından biridir.Kanaat Lokantası, 150-200 kişilik oturma alanı ile hizmet verir. Aşçıların bazılarının mesleklerinde 40 yılı aşkın deneyime sahip olduğu bilinen mekanda, mütevazı fiyatlarla kaliteli yiyecek ve hizmet oldukça dikkat çekicidir. Bir esnaf lokantası özelliği de taşıyan lokantada, özellikle öğle saatleri kalabalığın arttığı görülür. Akşam saatlerinde de yoğunluk hissedilebilir. Ancak genel itibarıyla geniş ağırlama kapasitesi sayesinde ferah, sıcak ve keyifli bir deneyim vadeder.Menüsünde çorbalar, et yemekleri, köfteler, zeytinyağlılar ve tatlılar öne çıkar. Mercimek, yayla, domates, şehriyeli tavuk çorbası başta olmak birçok çeşit sunulur. Talaş kebabından tas kebabına, kuzu kapamadan tavuk söğüşe et yemeklerine yönelik alternatifler damaklarda iz bırakır cinstendir. Orman kebabı ve zeytinyağlı fasulyesi, pilavla birlikte favori lezzetler arasında yer alır. Son olarak tatlı çeşitleri de oldukça zengindir. Sütlü tatlılarını denemeniz önerilir. Kanaat Lokantası, İstanbul’un Anadolu Yakası’ndaki lezzet duraklarından biridir. Sütlü tatlı ve dondurmayı merkezine alan ilk kökenleri Osmanlı İmparatorluğu’nun son dönemlerine kadar uzanmakla birlikte 1933’te Üsküdar’da açılan Kanaat Lokantası, tarihi dokusunu korumuş bir ev yemekleri ve tatlı dükkanıdır. Aynı zamanda ilçenin en meşhur lokantalarından biridir.Kanaat Lokantası, 400 kişilik oturma alanı ile hizmet verir. Aşçıların bazılarının mesleklerinde 40 yılı aşkın deneyime sahip olduğu bilinen mekanda, mütevazı fiyatlarla kaliteli yiyecek ve hizmet oldukça dikkat çekicidir. Bir esnaf lokantası özelliği de taşıyan lokantada, özellikle öğle saatleri kalabalığın arttığı görülür. Akşam saatlerinde de yoğunluk hissedilebilir. Ancak genel itibarıyla geniş ağırlama kapasitesi sayesinde ferah, sıcak ve keyifli bir deneyim vadeder.Menüsünde çorbalar, et yemekleri, köfteler, zeytinyağlılar ve tatlılar öne çıkar. Mercimek, yayla, domates, şehriyeli tavuk çorbası başta olmak birçok çeşit sunulur. Talaş kebabından tas kebabına, kuzu kapamadan tavuk söğüşe et yemeklerine yönelik alternatifler damaklarda iz bırakır cinstendir. Orman kebabı ve zeytinyağlı fasulyesi, pilavla birlikte favori lezzetler arasında yer alır. Son olarak tatlı çeşitleri de oldukça zengindir. Sütlü tatlılarını denemeniz önerilir.

Kuru Kahveci Mehmet Efendi

Fatih ilçesindeki tarihi Mısır Çarşısı’nın arkasında, Sabuncuhanı Sokak ile Hasırcılar Caddesi arasındaki köşede konumlanan Kuru Kahveci Mehmet Efendi, İstanbul’un en gözde ‘kahve’ duraklarından biridir. Şehrin en saygın ve en eski kahve dükkanları arasında yer alan mekan, alışveriş yapabileceğiniz ya da az sayıdaki oturma alanında soluklanıp kahvenizi yudumlayabileceğiniz otantik bir mekandır. Turist kafilelerinin yoğun olduğu merkezi bir bölgede yer alan Kuru Kahveci Mehmet Efendi, çokça duydukları meşhur deneyimi yerinde tatmak isteyen turistlerin yanı sıra şehir sakinleri için de Türk kahvesi alışverişlerinin gözde merkezleri arasında bulunur. Günün her saati kuyruklarla karşılaşılabilir bu sempatik dükkanın önünde. Güler yüzlü çalışanlara sahip olan Kuru Kahveci Mehmet Efendi’de 50 gramdan başlayarak 1 kilograma kadar paketlenmiş, taze çekilmiş kahve almak mümkündür. Ayrıca, eğer sıcak Türk kahvesini yerinde tatmak isterseniz bazı bilgiler faydalı olabilir. Bol telveli olan Türk kahvesinin makbulü bol köpüklü olmasıdır. Yanında suyla birlikte servis edilen kahve, yoğun aromasından ve telvelerinden ağzı temizlemek içindir ve sizi bir sonraki kahve yudumuna hazırlar. Ayrıca bu kahveyi şekerli içmek de mümkündür. Espresso bardağı boyutundaki kahveye atılacak şekerin miktarını az, orta ya da şekerli olarak seçip sipariş verebilirsiniz.

Saray Muhallebicisi

Beyoğlu, Osmanlı İmparatorluğu’nun son döneminde görkemli binaları ve ülke elçilikleri ile kozmopolit bir bölgeye dönüşmüştü. O zamanlarda da sosyal yaşamın merkezi günümüz İstiklal Caddesi üzerindeydi. İşte o hareketli cadde, 200 yıl önce olduğu gibi günümüzde de yoğun insan akışı ve sunulan sayısız kültürel ve turistik olanağın merkezindedir. Bu noktadaki Saray Muhallebicisi, İstiklal Caddesi üzerindeki öne çıkan lezzet durakları arasındadır. Yakınındaki 1777 tarihli geleneksel şekerci dükkanı Hacı Bekir ile birlikte bölgenin en meşhur dükkanları arasındaki Saray Muhallebicisi, sizi leziz tatlılarla donatılmış bir camekan ile karşılıyor. Kapısını aralayıp içeri girdiğiniz anda göz alıcı tatlılarla çevrilirsiniz. Kahve molası vermek için en ideal duraklar arasındaki Saray Muhallebicisi’nde rengarenk tatlılar arasından dilediğinizi seçebilirsiniz. Sütlü tatlıları oldukça meşhurdur, ayrıca şerbetli tatlı gibi çeşitler de sunuluyor.

Mandabatmaz

Mandabatmaz, İstanbul'un Beyoğlu ilçesinde, İstiklal Caddesi üzerinde bulunan ve Türk kahvesi ile ünlü bir mekandır. 1967 yılında açılan bu küçük ama etkileyici kahve dükkanı, kahve severlerin uğrak noktalarından biri haline gelmiştir.Mandabatmaz'ın özelliği, kahvesinin yoğun ve köpüklü olmasıdır. Bu mekanın adı, Türkçede "mandanın batmayacağı" anlamına gelen bir ifadedir. Bu benzetme, kahvesinin ne kadar yoğun olduğuna işaret eder. Mekanın kahvesi, sadece özel çekirdekler kullanılarak hazırlanır ve bu çekirdekler, Mandabatmaz'a özgü bir yöntemle kavrulur.Mandabatmaz, İstiklal Caddesi'ndeki konumu ve geleneksel Türk kahvesi yapma sanatını ustalıkla sergilemesiyle tanınır. Mekanın içi küçük olup, duvarları Türk kültürüne özgü süslemelerle donatılmıştır. Dışarıda, dar bir sokakta yer alan küçük masalar ise hem yerel halkın hem de turistlerin sıkça ziyaret ettiği yerler arasındadır. Mandabatmaz, TripAdvisor tarafından Mükemmellik Sertifikası ile ödüllendirilmiş ve dünya çapında tanınmış bir yer haline gelmiştir.Mandabatmaz, Türk kahvesi deneyimini arayanlar için İstanbul'da mutlaka ziyaret edilmesi gereken mekanlardan biridir. Yıllar boyunca korunan geleneksel yöntemlerle hazırlanan kahvesi, ziyaretçilere benzersiz bir tat sunar. İstiklal Caddesi'nin kalabalığından biraz uzaklaşıp, Türk kahvesinin otantik lezzetini deneyimlemek isteyenler için ideal bir duraktır

Hazırlayan

GeziBilen

Dijital Rehber