İstanbul Kazan Ben Kepçe
14.03.2024 07:30
Ah, girişimcilik! Bu macera, yaptığın işi bilerek, severek ve korkmadan yürütmek kadar özel mola yerleriyle de dolu. Bugün, ruhumu dinlendiren, damak tadımı şımartan ve "Evet, orayı biliyorum ama senin bakış açınla daha bir başka" diyebileceğiniz önemli noktaları paylaşacağım. Şu anlık liste 14 durakla sınırlı ama daha fazlası yolda. Girişimcinin yolu, beklenmedik lezzet duraklarıyla süslü, devamını kaçırmayın!
Hazırlayan: Samet Özdemir
İstanbul Kazan Ben Kepçe Haritada Gör
1. Kapalı Çarşı
Kapalı Çarşı, dünyanın ilk büyük alışveriş merkezi olarak anılmakta ve bu benzersiz yapıya dair görüşleriniz büyük ölçüde bakış açınıza bağlıdır. Benimse, bu tarih dolu çarşının bitmeyen enerjisini ve her bir köşede saklı farklı kültürel hazineleri keşfetmenin önemini vurgulamak isterim. Geçmişin izlerini sürmek ve tarih öncesine bir yolculuk yapmak isteyen herkesin, Kapalı Çarşı'nın zengin tarihini ve kültürel çeşitliliğini deneyimlemesi gerektiğine inanıyorum. Kapalı Çarşı, size nasıl görünürse görünsün, her ziyarette yeni bir hikaye ve keşif sunar.
2. Ozzie's Kokoreç
Muhabbetin, samimiyetin ve lezzetin öne çıktığı benzersiz bir mekandır. Burası, hem doymak hem de tat almak için tercih edilir. Daha önce deneyimlenen birçok kokoreçin unutulup, buradaki üstün lezzetin değerlendirildiği bir yerdir.
3. Kariye Pembe Köşk
Kariye Pembe Köşk, İstanbul'un tarihi Fatih semtinde, bir zamanlar Osmanlı saray hayatının izlerini taşıyan ve şimdi lezzet ve sanatın buluşma noktası haline gelen özel bir mekan. Kariye Müzesi'nin hemen yanında bulunan bu zarif köşk, pembe cepheli dış görünüşü ve sıcak atmosferiyle dikkat çekiyor. Kültür, sanat ve lezzetin kesiştiği bu noktada, misafirler hem göze hem de damağa hitap eden bir deneyim yaşayabilirler. Tarihle iç içe geçmiş bir günü tatlı bir mola ile taçlandırmak isteyenler için Kariye Pembe Köşk, kaçırılmaması gereken bir durak.
4. Yahya Efendi
Yahya Efendi Hazretleri'nin türbesi, İstanbul'un kalbinde, Beşiktaş'ta saklı bir hazine gibi duruyor. Bu özel mekan, tarihin ve maneviyatın iç içe geçtiği, huzur bulabileceğiniz bir durak. Kendinizi şehrin karmaşasından bir nebze olsun uzaklaştırıp, yeşillikler arasında bir soluk almak istiyorsanız, burası tam sizlik. Her bir köşesi hikaye dolu bu yer, sadece gözlerinizi değil, ruhunuzu da doyuracak.
5. Kuzguncuk
Kuzguncuk, İstanbul'un kalbinde saklı bir zaman kapsülü gibi... Bu renkli mahalle, dar sokakları ve tarihi dokusuyla gerçek bir huzur cenneti. Kendi dilinden anlatan renkli kapıları, eski zamanlardan kalan ahşap evleriyle adeta bir masal kitabının sayfalarından fırlamış gibi. Burada bir yandan Boğaz'ın hafif esintisini hissederken, diğer yandan da mahallenin sıcak insanları ve küçük sanat atölyeleri, butik kafeleri ile kendinizi bambaşka bir dünyada bulabilirsiniz. Kuzguncuk, hem tarih meraklılarının hem de huzuru arayan şehir kaçkınlarının mutlaka uğraması gereken, zamanın ötesinde bir durak.
6. Siirt Şeref Büryan
İstanbul Fatih'te bir lezzet durağı olan Siirt Şeref Büryan, büryan kebabı ve eşsiz mezeleriyle damaklara unutulmaz bir ziyafet sunuyor. Uzun saatler süren özenli pişirme sürecinin sonucunda sunulan büryanın yanı sıra, çeşitli ve lezzetli mezeler, bu yemeği tamamlayan birer sanat eseri gibi. Fatih'teki bu mekan, geleneksel lezzetleri keşfetmek isteyen herkes için kaçırılmayacak bir adres.
7. Molla Zeyrek Camii
İstanbul'un kalbinde, zamanda bir yolculuğa çıkmak isteyen gezginler için saklı bir hazine var: Molla Zeyrek Camii. Bu tarihi yapı, bir zamanlar Bizans döneminin görkemli Pantokrator Manastırı'ydı ve şimdi Osmanlı döneminin izlerini taşıyan bir cami olarak karşımızda duruyor. UNESCO Dünya Mirası Listesi'nde yer alan bu etkileyici yer, Fatih ilçesinin huzurlu Zeyrek mahallesinde, İstanbul'un tarihini derinlemesine hissetmek isteyenler için mükemmel bir durak.
9. Pierre Loti Tepesi
Pierre Loti Tepesi, İstanbul’un büyülü silüetini panoramik bir bakış açısıyla sunan eşsiz bir noktadır. Adını, İstanbul’a âşık olan Fransız yazar Pierre Loti’den alan bu mekân, Haliç’in sakin sularına nazır kahvenizi yudumlayabileceğiniz, adeta bir hikâye kitabından çıkmış gibi duran tarihi kafeleriyle ünlüdür. Burası, şehrin gürültüsünden kaçıp huzuru, tarihi ve doğayı bir arada arayan gezginler için ideal bir kaçış noktasıdır. Pierre Loti Tepesi’ne çıkan yolda, eski İstanbul evlerinin arasından geçerken zamanın nasıl geçtiğini unutacaksınız.
10. İslam Bilim ve Teknoloji Tarihi Müzesi
İstanbul'un tarihi yarımadasının kalbinde, ziyaretçilerini geçmişin bilim ve teknoloji harikalarıyla buluşturan İslam Bilim ve Teknoloji Tarihi Müzesi, keşfedilmeyi bekleyen bir hazinedir. Bu müze, İslam dünyasının Altın Çağı'nda yaşanan bilimsel ve teknolojik ilerlemeleri gözler önüne seriyor.
Astronomiden matematiğe, mühendislikten tıbba kadar birçok alanda İslam alimlerinin katkılarını ve icatlarını detaylıca inceleme fırsatı sunuyor. Müzenin interaktif sergileri, ziyaretçilere bilgiyi deneyimleme ve tarihin bu önemli dönemine dokunma şansı veriyor. Eğer bilim tarihiyle ilgiliyseniz ve bu alandaki İslam dünyasının etkileyici mirasını keşfetmek istiyorsanız, İslam Bilim ve Teknoloji Tarihi Müzesi sizi bekliyor.
Bu benzersiz müze, meraklı zihinler için unutulmaz bir keşif yolculuğu vaat ediyor.
11. Karadeniz Pide
Fatih'in gizli lezzet duraklarından biri de, gurmelerin uğrak yeri Karadeniz Pide ve Kebap Salonu. Vedat Milor'un "İstanbul'un en iyi pidecilerinden biri" olarak nitelendirdiği bu mekan, deneyimlemeye değer. Sunulan pideler, tereyağının eşsiz tadıyla, közlenmiş biber ve leziz salatalar eşliğinde geliyor ve boyutlarıyla sizi şaşırtacak. Kavurmalıdan kuşbaşılıya, her biri ayrı bir favori. Burada, ustalıkla hazırlanmış pidelerin tadını çıkarırken, yemeğin bitmesini istemeyeceksiniz. Bir an önce keşfedin!
12. Rahmi Koç Müzesi
İstanbul'un renkli Hasköy semtinde, Boğaz'ın serin sularına nazır duran Rahmi M. Koç Müzesi, teknoloji ve sanayi tarihine meraklı gezginler için adeta bir cennet. Bu benzersiz müze, Rahmi M. Koç'un kişisel merakının ve koleksiyonerliğinin bir ürünü olarak, ziyaretçilerine endüstriyel devrimden günümüze teknolojinin evrimini sergiliyor. Tarih boyunca insanlığın yaratıcılığını ve yenilikçiliğini kutlayan bu özel alan, eski trenlerden, uçaklara, denizaltılardan klasik otomobillere kadar geniş bir koleksiyona ev sahipliği yapıyor.
13. Aynalıkavak Kasrı
Bu zarif kasır, Osmanlı İmparatorluğu döneminden kalma nadir yapıtlardan biri olarak, Hasköy sahilinde, Boğaz'ın huzurlu sularına karşı konumlanmış durumda. Kasrın iç mekanları, dönemin sanat ve mimari anlayışını yansıtan detaylarla dolu. Özellikle adını aldığı aynalı salonu, göz alıcı süslemeleri ve zarif işçiliği ile ziyaretçileri adeta bir başka çağa taşıyor. Bu tarihi mekan, sakin bahçesi ve Boğaz manzarası eşliğinde, huzur dolu bir mola vermek isteyenler için ideal.
14. Nusretiye Cami
İstanbul'un tarihi dokusuna modern bir dokunuş katmış olan Nusretiye Camii, şehrin göz alıcı yapılarından biri olarak Tophane semtinde yer alıyor. Bu eşsiz cami, 19. yüzyıl başlarında Osmanlı İmparatorluğu'nun yenilikçi ruhunu yansıtan bir dönemde inşa edilmiş ve Barok ile Ampir üslubunun etkileyici bir sentezini sunuyor. Mimarlık ve sanat tarihçileri için olduğu kadar, şehri keşfetmek isteyen gezginler için de büyük bir ilgi odağı olan Nusretiye Camii, Osmanlı mimarisindeki dönüşümü gözler önüne seriyor.
15. Dönerci Engin
Dönerci Engin Usta'nın mekanı, Şişhane Meydanı'ndan Bankalar Caddesi'ne adım attığınız anda solunuzda, Galata Kulesi'ne uzanan yolun başlangıcında yer alıyor. İlk ziyaretimde, tamamen etten oluşan ve Erzurum-Bayburt usulü hazırlanan bu dönerin lezzetine hayran kaldım. Dönerdeki etin terbiyesi ve kullanılan sebzelerin aroması mükemmel bir uyum içindeydi; özellikle eklenen yeşil soğan, lezzete ayrı bir boyut getirmişti. Dönerci Engin Usta, geleneksel lezzetleri modern bir yorumla sunarak, döner deneyiminizi eşsiz kılıyor. Bu mekân, dönerin en otantik haliyle tanışmak isteyen herkes için kaçırılmaz bir adres.