Kemankeş Kara Mustafa Paşa Camii

Osmanlı 1453’te İstanbul’u Fatih Sultan Mehmet’in komutasındaki yeniçeri ordusuyla fethedince beraberinde gelen ve hızla artan Müslüman nüfusunun ibadetlerinde kolaylık sağlanması adına pek çok kilise camiye çevrilir. Bu noktada bir kilisenin bulunduğu yerde yaptırılan Kemankeş Kara Mustafa Paşa Camii de İstanbul’daki ilgi çekici Osmanlı eserlerinden arasında gösterilir. 

Kemankeş Kara Mustafa Paşa Camii’nin net bilgiler içeren bir kitabesi bulunmaz ancak dönemin Osmanlı sadrazamı tarafından 1642 yılında yaptırıldığı sanılmaktadır. Cami ibadete açıldıktan yalnızca bir sene sonra ise Kemankeş Kara Mustafa Paşa, dönemin Osmanlı padişahının emriyle idam ettirilir.

Geçirdiği yüzyıllar içerisinde aslına sadık kalınarak restorasyon çalışmaları da geçirmiş olan cami, üzerindeki kitabelerden anlaşıldığına göre 1666 ve 1771 yıllarında iki farklı onarım geçirmiştir. Aynı zamanda mimarisine biraz daha yakından bakacak olursak 220 metrekarelik bir alana yayılı olduğunu göreceğimiz Beyoğlu’ndaki bu caminin giriş kapısı da yüksekte bulunur. Bu yüzden merdivenle giriş yapılan caminin alt kısımlarında ise dükkanlar mevcuttur. Çeşitli boyutlarda kubbelerinin yanı sıra tek minaresi olan Kemankeş Kara Mustafa Paşa Camii’nin iç mekanı ise oldukça sadedir.

Biraz önce de belirttiğimiz gibi Kemankeş Kara Mustafa Paşa, Osmanlı İmparatorluğu’nda 17’nci yüzyılın ilk yarısında sadrazamlık da dahil önemli görevler üstlenmiş bir devlet adamıdır ancak 1644’te idam ettirilir. Yeniçeri odağında yetişmiş olan ve demir yay kullanmakta oldukça usta olan paşa, oku oldukça uzağa fırlatabildiği için ‘kemankeş’ lakabını almıştır.