Bigalı Atatürk Evi ve Müzesi

Bigalı Atatürk Evi ve Müzesi’nin yer aldığı köy halk tarafından Boğalı olarak da bilinir. Burası Eceabat’ın kuzey noktasında bulunur ve boğaz ile arasında 4 kilometre civarında bir mesafesi vardır. Bigalı Atatürk Evi ve Müzesi’nin hikayesini anlamak adına tarihin tozlu sayfalarını karıştırmak icap eder. Burası Çanakkale Savaşı esnasında kısa bir süreliğine 19’uncu Tümen için karargah görevi üstlenir. O süreçte Atatürk, kalmak adına bu evi kullanır. Bu nedenle ev daha sonradan “Atatürk Evi ve Müzesi” olarak anılır. Evin müzeye dönüşmesinden sonra burası, Çanakkale’nin en fazla ziyaretçi çeken mekanlarından birine dönüşür.Bigalı Atatürk Müzesi genel anlamda bu yörenin mimari özelliklerini üzerinde taşır. Toplamda üç odası ve bir büyük balkonu olan bu evin ayrıca oldukça hoş bir de avlusu bulunur. Bigalı Atatürk Evi ve Müzesi, müze projesine dair ilk düşünceler 1969 yılında oluşmaya başlar. Bu düşünce oluşur oluşmaz hemen evin kapısının üzerine ‘19’uncu Tümen Karargahı’ şeklinde bir levha yerleştirilir. 1973 yılından bu yana ise ziyarete açıktır. Evin içinde Mustafa Kemal Atatürk’ün muhabere döneminde kullandığı çalışma masası yer alır. Ne yazık ki evin orijinal materyalleri arasında kalan tek hatıra bu masadır. Müze kapsamında sadece ev değil, evin çevresi de ciddi bir değişimden geçer. Özellikle köy meydanı, meydanı karşılayan köy evleri ve yol üstündeki diğer evler 2006 senesinde restore edilir. Mustafa Kemal Atatürk taarruzla alakalı pek çok planını bu evde oluşturur. Petrol lambalarının o dönemde sabaha kadar hiç sönmediği söylenir. Evin varlığı ona cepheyi kontrol etme şansı da tanır. Çanakkale Savalı sona erdikten sonra Bigalı bölgesinde yer alan bu ev, eski sahiplerine iade edilir. Dolayısıyla bölge, yeniden ev formunda kullanılmaya devam eder.