Muğla'nın Doğal Güzellikleri
İçindekiler
Tüm dünyanın tatil beldesi denince ilk akla gelen yerlerinden biri olan Muğla’nın doğal güzellikleri pek tabii saymakla bitmez ancak biz yine de sizleri için güzel bir potpuri oluşturalım istedik.
Ölüdeniz
Lütfen dikkat! 2006 yılında Dünyanın en Güzel Kumsalı seçilmiş bir yerden bahsediyoruz. Öyle yabana atılacak gibi de değil hani. Nasıl güzel, nasıl huzurlu, nasıl naif… Anlatmaya kelimeler yetmez. Aynı zamanda da Muğla’nın en önemli turizm noktalarının başında gelen Ölüdeniz, doğanın ihtişamına en muhteşem örneklerden biridir.
İztuzu Plajı
Tatlı suyla tuzlu suyun kesişim noktasında bulunan, caretta carettalar için yuva olan ve ihtişamıyla göz kamaştıran İztuzu Plajı’nı bu yazımıza eklemesek olmazdı. Mavinin, turkuazın ve yeşilin en güzel tonlarını bünyesinde barındıran İztuzu Plajı sadece Muğla’nın değil, tüm dünyanın en harika doğal güzelliklerinden biridir.
Kabak Koyu
Masmavi denizi ve yemyeşil ağaçlarla çevrili çevresiyle adeta bir cennet tabirini hak ettiğini düşüneceğiniz Kabak Koyu hakkında sizleri uyarmakta fayda var. Aklınızı başınızdan alacak bir doğal güzelliktir kendisi, bizden söylemesi.
Kleopatra (Sedir) Adası
Hakkında efsane bile olan kaç ada var ki şu dünyada! Derler ki Antik Mısır’ın efsanevi Kraliçesi Kleopatra, bir gün aşkı uğruna kalkar Tarsus’a kadar yolculuk yapar. Şimdi diyeceksiniz ki Tarsus’la Muğla’nın ne alakası var? Durun hele bir, sabırsızlanmayın. Oraya da geleceğiz.
Şöyle anlatılagelir ki Romalı Antonius ile Kleopatra birbirlerine çok büyük bir aşk ile bağlıdır. Sırf aşkını görebilmek için de ülkesini gerisinde bırakıp Tarsus’a onun yüzünü görmeye gelir tarihin en büyük hükümdarlarından Kleopatra. Ve yine derler ki yolu bu adaya kadar gelir, denizin hemen yanındaki sahile uzanıverir Kleopatra. Burada denize girer, enfes manzarasının tadını çıkartır ancak fark eder ki bir tanecik kum tanesi bile bulunmaz burada. Aşk bu ya, kraliçemiz anlatıverir durumu biricik Antonius’una… Romalımız da boş durmaz hemencecik gönderiverir askerlerini dünyanın en güzel kumları bulmaya…
Böylelikle çok geçmeden yer belirlenir ve mekan olarak Kuzey Afrika seçilir. Gemiler dolusu Kuzey Afrika kumu bu adaya taşınır. Böylelikle de dünyanın en yumuşacık kumlarından oluşan Kleopatra Adası’nın bugünkü sahili oluşuverir. Ve hikaye bitti. İnanır ya da inanmazsınız bu anlatıya, orası size kalmış. Ancak yadsınamaz bir gerçek var ki bu adadaki kumlar gerçekten de bir kraliçeye/krala yakışacak cinstendir.
……………..
Yazımızın başında da belirttik ki Muğla’da doğal güzellikler saymakla bitmez. Biz içlerinden en efsanelerle dolu olanlarını, en bir ziyaretçi alanlarını seçtik sizler için. Pek tabii listemizde olmayan ancak doğal güzellikleriyle dudak uçuklatan Saklıkent Kanyonu, Aktur Tatil Köyü, Yuvarlakçay ve Kelebekler Vadisi de bu şehrin en önemli tabii güzelliklerinden. Doğa ananın Muğla’ya hediyelerinin görkemliliğini fark ettiğinizi umuyoruz.