Smyrna’dan İzmir’e Doğru - GeziBilen Dijital Rehber
Smyrna’dan İzmir’e Doğru

Smyrna’dan İzmir’e Doğru


Kemerlerinizi bağlayın! Çünkü binlerce yıl öncesinden bugüne kadar uzanan tatlı mı tatlı bir zaman yolculuğuna çıkacağız şimdi. Öyle ki Tunç Çağı’na kadar uzanıp sonrasında da 2020’ye geri döneceğiz! Lafı uzatmadan başlayalım.

İzmir’in ne denli köklü bir tarihi geçmişi olduğu tartışmasız bir gerçektir. Körfez şehri olması sayesinde bir ticaret ve buna bağlı olarak da kültür merkezi kıvamında ihtişamın doruklarında bir şehir olmuştur tüm geçmişi boyunca.

Önce İsminin Anlamını Öğrenelim

İzmir şehrinin adının nereden geldiği konusunda kanıtlanmış bir bilgi olmamakla birlikte bir dönem bugünkü İzmir yöresinde yaşamış olan Erektidlerin Amazonlarla savaşıp galip geldiği; onların önderi olan These'nin de Amazon kadını Smyrna ile evlenip yöresine onun adını verdiği ve İzmir'in adının da Smyrna'dan geldiği en çok kabul edilen görüştür.

İzmir’le ilgili bilinen en eski tarih, milattan önce 3000 yılından da geriye uzanır aslında. Erken Tunç Çağı da denen bu dönemden beri en değerli topraklardan biri olan ve o dönem yapılan aletlerle hemen ardından gelen ve Truva Dönemi olarak da nitelendirilen zaman diliminde yapıldığı belirlenen aletler birbirlerine oldukça yakındır.

Gelelim Medeniyetlere

İzmir’de bilinen en eski medeniyetlerden biri de Hititlerdir. Hitit döneminde –ki bu dönem milattan önce 1800 ile 1200 yılları arasındadır- Anadolu'da yazı kullanılıyordu. Yazının kullanılmasının bir avantajı olarak da o dönemde tarih çağına ulaşılmış olarak kabul ediliyordu ancak milattan önce 1200'lerde Troya VII ile Hattuşaş'ın Balkanlar'dan gelen kavimlerce yıkılması sonra Orta ve Batı Anadolu yeniden yazısız ve karanlık bir çağa girdi. Demir Çağı da denen bu dönem yazının yeniden kullanılmaya başlamasına kadar sürdü. Ki bu dönem de Frigya Krallığı'nda için milattan önce 730 yılına, Orta ve Batı Anadolu için ise milattan önce 650 yılına tekabül eder.

Yapılan arkeolojik çalışmalar gösterir ki Demir Çağı olarak belirtilen bu dönemlerde İzmir ve çevresinde Aioller ve İyonlar yaşıyordu. Tepekule ya da Bayraklı Höyüğü olarak isimlendirilen ve milattan önce 1050 yıllarına denk düşen dönemde bu bölgede yaşayan halkın ise Helen kökenli olduğu tahmin edilmektedir.

Işıldama

"Parlak Dönem" diye de nitelendirilen, yazının bulunmasıyla birlikte yeniden eski ihtişamına kavuşma yolunda ivedilikle ilerleyen İzmir, milattan önce 650 ile 545 yılları arasında İyonya Uygarlığı’nın hakimiyetinde en güçlü zamanını yaşar. Çevresindeki hemen her uygarlıkla baş edebilecek bir duruma kadar gelen, oldukça hızlı bir yükselişe geçen İzmir bu döneminde aynı zamanda mimari açıdan da zenginleşen bir hal alır. Öyle ki Tanrıça Athena’ya sunulan ve bugün bile görülebilen yazıtlar ile süslenmiş Athena Tapınağı bu dönemde inşa edilir.

Geriye Doğru

Milattan önce 500 ile 300 yılları arasındaki 200 yılı kapsayan oldukça uzun bir gerileme dönemi yaşamış olan Eski İzmir, bu dönemden sonra uzunca bir süre önemini yitirir.

Tarih sayfaları 5’inci yüzyılı gösterdiğinde ise yeniden canlanır ve o döneme göre oldukça yoğun bir nüfusa ev sahipliği yapar.

Milattan Sonraya Gelelim Artık

Biraz daha bilinen zamanlardayız şimdi de. Roma İmparatorluğu Dönemi’nden hemen sonra Büyük İskender’e, daha sonrasında ise Pontus Kralı VI. Mithridatis’in eline geçen İzmir, ardından da Doğu Roma İmparatorluğu tarafından alınır. Bundan sonrasında sırasıyla Emeviler gelir İzmir topraklarına. Daha sonra Selçuklular alır 1081’de bu şehri. 1204’te Rodos Şövalyeleri’ne geçse de kent, 1310’da Aydınoğlu Umur Bey alarak 34 yıl hüküm sürer İzmir’e…

1422 yılında Osmanlı Devleti toprakları dahiliyetine girene kadar pek çok farklı kültüre ev sahipliği yapan ve çokça da hükümdar değiştiren İzmir Timur’u da görür, Cenevizlileri de… Osmanlı Devleti hükümdarlığına girdikten sonra ise hem ticaretin kalbi hem de vazgeçilmez bir Türk şehri halini alır.

Cumhuriyet Dönemi

Yüzyıllar geçer ve İzmir Osmanlı’dan, Osmanlı da İzmir’den ayrılmaz. Ta ki I. Dünya Savaşı’nın hemen sonrasında olanlara kadar. Yunan askerleri tarafından işgal edilir güzeller güzeli İzmir o tarihlerde. Bilinçli, gözü kara ve vatan sevgisiyle dolu halk da döneminin en önemli isimlerinden biri olarak daha sonrasında anılacak olan Şehit Gazeteci Hasan Tahsin’in attığı ilk kurşunla ayaklanır ve Ulu Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün önderliğinde vatanını savunur.

Nitekim tarih 9 Eylül 1922’yi gösterdiğinde Yunan askerleri resmen ‘denize dökülür’ ve şehir işgalden kurtarılır! Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin bölünmez bütünlüğünün en önemli katkıcılarından biri olan İzmir, bugün de tıpkı ilk zamanlarındaki gibi tüm zarafetini, güzelliğini ve değerini korumaya devam eder.

Yorum Yap
GeziBilen

Tarihi, kültürel ve doğal güzelliklerimize ışık tutarak; ülkemizin tanıtımına katkıda bulunmak bizi sizlerle buluşturan temel amacımızdır.

GeziBilen Logo
Google Play Badge
AppStore Badge
AppGallery Badge
İletişim

0 (212) 274 2121

merhaba@gezibilen.com

Balmumcu Mah, Bestekar Şevkibey Sk, No:26 Beşiktaş-İstanbul

  • GeziBilen Gezi Noktaları2.500 gezi noktası

    2.500 noktayı keşfetmeye hazır mısınız?

  • GeziBilen Ülkeler4 Farklı Dil Seçeneği

    Tüm yazılı ve sesli içerikler Türkçe, Almanca, İngilizce ve Rusça

  • GeziBilen Rotalar185 Tematik Rota

    Her şehir için özel hazırlanmış onlarca tematik rota

Diğer İçerikler