Kayalar Mescidi
21.10.2024 14:10
İstanbul, Osmanlı mimarisinin pek çok nadide örneğine ev sahipliği yapar ve şehrin her köşesinde bu eserlerle karşılaşmak mümkündür. Kayalar Mescidi, İstanbul Boğazı’nın Bebek-Rumelihisarı hattında, şehrin tarih kokan yapılarından biridir. 1662 yılında Nişancı Ahmet Sıtkı Paşa tarafından inşa edilen bu mütevazı mescit, Osmanlı döneminin sade ama derinlikli mimari anlayışını yansıtır. Bir camiden çok bir Osmanlı konağını andıran Kayalar Mescidi, kiremit çatısı, ahşap yapısı ve küçük minaresiyle dikkat çeker. Yıllara meydan okuyan bu yapı, Boğaz’ın tarihi güzelliklerine katkı sunan önemli eserlerden biridir.
Kayalar Mescidi Tarihi
Kayalar Mescidi, Osmanlı döneminde İstanbul’un köy yerleşimlerinde halkın ibadet ihtiyaçlarını karşılamak üzere yapılan mescitlerden biridir. 17. yüzyılın ortalarında inşa edilen bu yapı, zamanla Boğaz hattının gelişmesiyle birlikte kent dokusu içinde önemli bir tarihi yapı olarak varlığını sürdürmüştür. Nişancı Ahmet Sıtkı Paşa tarafından yaptırılan mescit, yüzyıllar boyunca yerel halkın ibadet yeri olarak hizmet vermeye devam etmiştir.
Kayalar Mescidi Adı Nereden Geliyor?
Kayalar Mescidi’nin ismi, bulunduğu bölgedeki kayalık arazi yapısından gelmektedir. Bu coğrafi özellik, mescidin adının halk arasında “Kayalar Mescidi” olarak anılmasına neden olmuştur. Ayrıca mescidin yanındaki Durmuş Dede Tekkesi, geçmişte Boğaz’dan geçen gemiciler tarafından selamlanan bir yapı olarak bilinirdi. Ancak tekke günümüze ulaşamasa da, kayalar üzerinde inşa edilen mescit varlığını sürdürmektedir.
Kayalar Mescidi Mimari Özellikleri
Kayalar Mescidi, Osmanlı dönemi köy camilerinin tipik özelliklerini taşır. Mescit, kiremit kaplı çatısı ve ahşap mimarisiyle dikkat çeker. Caminin tek minaresi oldukça küçüktür ve bu sade yapısı ile mescidin çevredeki diğer yapılardan farklı bir karaktere sahip olmasını sağlar. Mescidin iç kısmında ise dikdörtgen şeklinde altlı üstlü pencereler bulunur. Ahşap saçaklar ve tarihi kapısı ise yapının zamana meydan okuyan estetik unsurlarını oluşturur.
Bu küçük ama anlamlı yapı, Osmanlı mimarisinin zarif örneklerinden biridir ve İstanbul’un tarihi dokusuna katkı sunmaya devam etmektedir.
Yorumlar
furkanakay
17.11.2022 08:24Minicik sahile denize bakan bir mescit.