Alara Han Kalesi

Anadolu Selçuklu Hükümdarı Aleaddin Keykubat’tan günümüze ulaşan nadir eserlerden biridir Alara Han Kalesi. Alanya Kalesi’nin fethi gerçekleştirildikten hemen sonra yeniden yapılmış olan kale, her sabah gün doğumunu selamlar. Alaeddin Keykubat 1221’de Alanya Kalesini fethettikten hemen sonra şehri yeniden yapılandırır. Alara Han Kalesi’ni de büyük ölçüde yenileten Keykubat, şehre bugünkü tarihsel formunu kazandıran kişi olur. Kalenin kulelerine takviye edilmiş iç ve dış surları heybetini körüklerken, üzerinde buluğu sivri tepe de ihtişamını artırır. Tarihsel önemi ve sunduğu görsel şölenle Alara Çayı’nın yanındaki kayalara el işçiliğiyle oyulmuş merdivenlerle kaleye çıkar kaşifler. Dış surlara kadar uzanan bu yol, ziyaretçilerine tüm Alanya’nın muazzam güzellikteki manzarasını ikram eder. Alarahan Kalesi her mevsim ayrı güzelliğe ulaşsa da özellikle bahar aylarında ihtişamının doruklarına çıkar. Etrafındaki rengarenk çiçekleriyle sanki doğa ananın bir parçasıymışçasına durur kale. Anadolu’nun saklı kalmış en güzel eserlerinden biridir. Her güne kaşiflerini bekleyerek başlayan yapı, Akdeniz’in incisi Antalya’nın da en kıymetli eserlerinden biridir. Alanya’ya 40 kilometre mesafede olan Alarahan Kalesi, bünyesinde tarih avcıların en değer verdiği tarihi mekan olma unvanını da taşır.