Heybeliada Tarihine Kısa Bir Yolculuk
İçindekiler
Bir yandan İstanbul’da olup, diğer yandan kendinizi şehrin keşmekeşinden sıyıracağınız bir gezintiye çıkmak ister misiniz? O halde sizleri Prens Adaları’nın ikinci en büyük adasına doğru alalım ve Heybeliada turumuz başlasın. Tertemiz havası ile gününüzü güzelleştirmeye yetecek olan Heybeliada, gezilecek noktaları ile her mevsim misafirlerini ağırlamaya devam ediyor. En çok da yaz aylarının tadını çıkarmak isteyenlerin ilk durağı olan bu güzel ve sakin ada, yeşil doğası ve masmavi denizi ile ruhunuzu dinlendirmeye yetecek. Üstelik tarihi mekanları ile farklı zaman dilimlerine hızlı bir şekilde geçiş yapmanızı sağlayacak. Peki, Heybeliada’da görülmesi gereken tarihi noktalar nelerdir? En çok da bu soruyu merak ediyorsanız sizler için hazırladığımız içeriğe göz atmadan gezinizi başlatmayın.
Heybeliada’ya Nasıl Gidilir?
Heybeliada gezi listemize başlamadan önce bu güzel adaya nasıl ulaşılacağı hakkında kısa bir bilgi vermek gerekirse; Kadıköy, Eminönü, Bostancı ve Kabataş’tan kalkan vapurlar ile kolayca ulaşabilirsiniz.
Aya Yorgi Manastırı (Uçurum Manastırı)
Heybeliada’nın gezilmeye değer en önemli tarihi yapılarından biri Aya Yorgi Manastırı’dır. Uçurum Manastırı olarak da adlandırılan yapı, Deniz Lisesi Ordu Evi’nin hemen ötesinde yer alıyor. Pembe renkli mimarinin yeşil bir manzaraya hâkim olduğu muhteşem ötesi bir konumda yer alan manastır; bir yandan doğası, diğer yandan tarihi ile gezi listelerinin ilk sıralarındaki yerini koruyor. Manastır, bazı kaynaklara göre veba salgını sırasında İstanbul’dan gelen Rumların sığındığı yer olarak da biliniyor.
Rum Ortodoks Ruhban Okulu
1844 yılında din adamı yetiştirmek için hizmete açılan Rum Ortodoks Ruhban Okulu, adanın kuzeybatısında yer alan Ümit Tepesi’nde bulunmaktadır. Her ne kadar 1844 yılında açılmış olsa da okul binasının tarihi 9. yüzyıla dayanıyor. Yüzyıllar önce Aya Triada Kilisesi olarak inşa edilen yapı, günümüzde de heybetinden bir şey kaybetmemiş ve sağlamlığını büyük oranda korumaya devam ediyor. Bugün eğitime kapalı olan kilise binası, artık Heybeliada’nın tarihine yakından tanık olmak isteyenlerin ilk duraklarından biridir.
Ayios Nikolaos Rum Kilisesi
Heybeliada gezilerine dahil edilmesi gereken bir diğer tarihi yapı, Ayios Nikolaos Rum Kilisesi’dir. İşgüzar Sokak ve İmralı Sokak arasındaki yerini ve sağlamlığını koruyan kilisenin yapım tarihi hakkında kesin bir bilgi yok ancak ikinci kez 1857 yılında Stefanis Gaitanakis tarafından inşa edilmiştir. Denizcilerin koruyucu azizi olarak kabul edin Nikolaos’a adanmış olan kilise, Yunan haçı planlıdır. Kapalı kubbeli olup, kilisenin içindeki bezemeler görülmeye değerdir.
Heybeliada Sanatoryumu
Türkiye’nin ilk pandemi hastanesi olan Heybeliada Sanatoryumu, Mustafa Kemal Atatürk’ün talimatıyla kurulmuştur. 1924 yılında kurulan sanatoryum, Rıfat Ilgaz ve İsmet İnönü başta olmak üzere birçok ünlü ismin de tedavi gördüğü yerdir. Yıllarca verem hastalığına şifa olan Heybeliada Sanatoryumu, 2005 yılında kapatılarak Diyanet Vakfı’na devredildi. Adanın güney tarafında kalan sanatoryum, tertemiz çam kokusu eşliğinde varlığını sürdürmeye devam ediyor.
Hüseyin Rahmi Gürpınar Müzesi
Hüseyin Rahmi Gürpınar Müzesi, bugün Heybeliada’nın en çok ziyaret edilen noktalarından biri. Demirtaş Sokak’ta yer alan müze, aynı zamanda ismini aldığı Hüseyin Rahmi’nin 30 yıl boyunca yaşadığı evdir. Bir Cumhuriyet dönemi yazarı olan Hüseyin Rahmi Gürpınar’ın özel eşyalarının sergilendiği müze, 2000 yılından bu yana hizmet vermeye devam ediyor. Edebiyat meraklıları için Heybeliada’daki en doğru gezi noktasıdır diyebiliriz.
Yazan: Habibe Tokgöz