Geçmişten Günümüze Hatay
Zamana Başkaldıran Şehir: Hatay
Hatay’ın ilk insan tarihi milattan önce 100.000 ile 40.000 yılları arasına kadar uzanır. Zamanın yıkımına başkaldıran bu şehir; güzelliği, tarihsel ve kültürel birikimi ve insanının samimiyetiyle tüm zamanlarında öne çıkmayı bilmiştir. Güzelliği dillere destan, Yunan mitolojisine bile devran olan bu kadim şehrin hakkını vermek için tarihine biraz daha yakından bakmak gerekir. Bakalım bakalım kendi tek başına bir devlet olarak uzun yıllar varlığını korumuş Hatay’ın geçmişinde ne gibi gizler var?
Mezopotamya'nın Liman Şehri
İnsanlık tarihinin başladığı yer olan Mezopotamya’nın liman şehridir Hatay. Tarihi boyunca sayısız kültüre, uygarlığa ve inanışa ev sahipliği yapmıştır. Bir ticaret merkezi konumundaki şehir, civar yerleşim yerlerinden o kadar çok misafir kabul etmiş ve onları o kadar güzel ağırlamıştır ki tek başına bir mozaik olmuş, kadim bilgeliğini kazanmıştır.
Tunç Çağ'nın Gözdesi
On binlerce yıllık tarihe mensup bu kadim şehrin ilk yerlileri de kadim bir uygarlık olan Akadlar olmuş. Tunç Çağı’nın gözdesi Hatay şehrinin Amik Ovası’na yerleşen Akadlar, milattan önce 1800’lerde yerlerini Yamhad Krallığı’na bırakana kadar şehirde hüküm sürmüş.
Dedik ya, bu kentten sayısız uygarlık gelip geçmiş diye… Milattan önce 17’nci yüzyılın sonlarına doğru gelindiğinde Hititlerin eline geçmiş Hatay. Milattan önce 1490’da ise Mısır egemen olmuş bu bereketli topraklara. Mısır’ın ardından Urartular gelmiş, onları Asurlular izlemiş ve en sonunda bu şehrin güzelliği Perslere bile ilham vermiş.
Ve Antakya Kurulur
Ve milattan önce 300’e gelinmiştir artık. Antakya bir şehir olarak kurulmuş, hızla gelişmeye başlamıştır. Roma’nın dikkatinden kaçmayan şehir, milattan önce 64 yılında alınmış ve imparatorluğun Suriye eyaletine başkent yapılmış. Bir süre sonra İslam orduları tarafından fethedilen Antakya, uzun yıllar Abbasi ve Emevi hakimiyetine girmiş. 969’da yeniden Hristiyanların en önemli kuruluşu olan Bizans’ın toprakları halini alan şehir; 11’inci ve 12’nci yüzyıllardaki Haçlı Seferleri’nde de büyük rol oynamış. Tarih sayfaları 1268’i gösterdiğindeyse Mısır ve Suriye’de tam 300 yıl egemenliğini korumuş Memlük Devleti tarafından Haçlıların elinden alınmış.
Osmanlı Nerede?
Gelelim hepimizin merak ettiği konuya; Osmanlı ne zaman hakim oldu bu topraklara? 1516 yılında dönemin padişahı ve Kanuni Sultan Süleyman’ın babası Yavuz Sultan Selim fetheder burayı. Memlük Devleti’nden alınan Antakya, önce Halep’e bağlı bir sancak şehri olarak yönetilir daha sonra ise kaza olarak kabul edilir. Osmanlı Devleti'nin en uzun süreli şehirlerinden olan Antakya, tamı tamına 402 yıl boyunca Osmanlı’nın hakimiyetinde kalır.
Peki Ya Sonra?
Tarihin tozlu sayfalarında Birinci Dünya Savaşı bölümüne gelmiş bulunmaktayız. Bu savaşın ardından Fransızlar ile Türkler arasındaki anlaşmaya göre şehre eşit sayılarda olmak kaydıyla iki kesimden de toplamda 5 bin kişilik askeri birlik konuşlandırılmış. Hatay’ın statüsünü korumak adına alınan bu kararın ertesi günü olan 4 Temmuz 1938’deki Hatay Meclis Toplantısı’nda şehrin bağımsız bir cumhuriyet olması sonucuna varılmış. Böylelikle 2 Eylül 1938’de Hatay Cumhuriyeti kurulmuş.
Atatürk'ün Türkiye'ye Son Armağanı
Hatay Cumhuriyeti’nin kurulmasına vesile olan Başöğretmen Ulu Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk, öğretileri ve “Yurtta sulh, cihanda sulh” ilkesini benimsettiği Türk halkına olduğu örnekle, Hatay Cumhuriyeti 30 Haziran 1939’da Türkiye Cumhuriyeti Devleti topraklarına dahil olduğunu ilan etti. Böylelikle Hatay, Atatürk’ün Türk milletine son armağanı olarak benimsendi…
Geçmişten günümüze Hatay'ın tarihi ile sizlerleydik, başka bloglarda görüşmek üzere...