İstanbul’un hamamları, yalnızca Osmanlı döneminde değil, günümüzde de sağlık ve hijyen açısından önemli bir yer tutmaktadır. Osmanlı’da hamam kültürü, temizlik ve arınmanın yanı sıra sosyal yaşamın bir parçasıydı. Osmanlı İmparatorluğu döneminde hamama gitmek, kişisel hijyenin yanı sıra sağlıklı yaşamın da bir göstergesi olarak kabul edilirdi. Hamamlar, bedensel arınmanın yanı sıra ruhsal rahatlama için de tercih edilirdi. Bu açıdan Osmanlı’daki temizlik kültürü, hem bireysel hijyenin korunmasını hem de toplumsal sağlığı destekleyen bir uygulamaydı.
Hamamın faydaları arasında öncelikli olarak vücuttan toksinlerin atılmasına yardımcı olması, kasların rahatlatılması ve kan dolaşımının hızlandırılması sayılabilir. Bu faydalar, hamamda sıcak buhar ve soğuk su ile gerçekleştirilen çeşitli ritüeller sayesinde elde edilir. Hamamda yapılan kese ve masaj gibi uygulamalar, ölü derinin atılmasını sağlayarak cildin yenilenmesine yardımcı olur ve bu uygulama Osmanlı döneminde de yaygın olarak kullanılmıştır.
Osmanlı toplumunda hamamlar, temizlik ihtiyacının ötesinde, aynı zamanda birer sosyal etkinlik ve arınma merkeziydi. Kadınlar ve erkekler için ayrı günlerde veya saatlerde açık olan hamamlar, düğün ve doğum gibi özel günlerde ritüellerin yapıldığı yerler olarak da işlev görüyordu. Ayrıca hamamlar, Osmanlı’nın geleneksel temizlik kültürü çerçevesinde dini ve toplumsal kurallar doğrultusunda hijyenin korunmasına büyük katkı sağlamıştı.
Günümüzde de İstanbul’da gidilecek hamamlar arasında yer alan Cağaloğlu Hamamı, Galatasaray Hamamı ve Çemberlitaş Hamamı gibi yapılar, hem Osmanlı’nın temizlik ve sağlık anlayışını yansıtır hem de geleneksel Türk hamamı deneyimini sunmaya devam eder.
İstanbul Beyoğlu'nda yer alan Kulaksız Hamamı, tarihi bir Osmanlı hamamıdır. Evliya Çelebi, hamamda hademelerin sağır olduğunu belirtir. Günümüzde farklı amaçlarla kullanılmaktadır.
Ayasofya ve Sultanahmet arasında yer alan Hürrem Sultan Hamamı, 1557'de Mimar Sinan tarafından inşa edilmiştir. Çifte hamam özelliğine sahiptir ve günümüzde turistik amaçlarla hizmet vermektedir.
1584'te Mimar Sinan tarafından inşa edilen Çemberlitaş Hamamı, Divan Yolu üzerinde yer alır. Çifte hamam olan yapı, özel süslemeleri ve mimarisiyle dikkat çeker. Günümüzde de aktif kullanımdadır.
Fatih'teki Örücüler Hamamı, 600 yıldır hizmet veriyor. Geleneksel Türk hamamı özelliklerine sahip bu yapı, mistik atmosferi ve otantik ambiyansıyla dikkat çekiyor. Sauna ve kese hizmeti sunulmaktadır.
1481'de II. Beyazıt tarafından yaptırılan Vezneciler Hamamı, Süleymaniye Medresesi’ne gelir sağlamak amacıyla inşa edilmiştir. UNESCO Dünya Mirası listesinde olup, erkekler ve kadınlar için hizmet vermektedir.
İstanbul'da 1475'te inşa edilen Gedikpaşa Hamamı, tarihi çarşı hamamlarından biridir. Birçok yangın geçirmiş olmasına rağmen onarılarak bugüne kadar kullanılmıştır. Çifte hamam sınıfındadır.
Sultan Ahmet Camii ve Ayasofya'ya yakın olan Sultanahmet Hamamı, 17. yüzyıl Osmanlı mimarisinin örneklerindendir. Restorasyon görmüş ve turistlerin yoğun ilgisini çeken bir noktadadır.
1481'de Sultan II. Beyazıt tarafından inşa edilen Galatasaray Hamamı, Osmanlı tarihinde önemli bir yere sahiptir. Geleneksel ve modern hizmetleri bir arada sunar, turistler tarafından ziyaret edilmektedir.
İstanbul Beyoğlu'ndaki Yeşildirek Hamamı, Sokullu Mehmet Paşa'nın oğlu İbrahim tarafından yaptırılmıştır. Geleneksel Türk hamamı özellikleri taşıyan yapı, hijyen ve rahatlama için ideal bir alternatiftir.
1583'te Kaptan-ı Derya Kılıç Ali Paşa için Mimar Sinan tarafından yapılan bu hamam, büyük kubbesi ve sofistike iç mekanıyla dikkat çeker. Lüks bir ambiyans sunar, geleneksel hamam hizmetleri de mevcuttur.
1640'ta Kösem Sultan tarafından yaptırılan Çinili Hamam, İstanbul'un tarihi yapılarındandır. Doğal ısıtma sistemi ve kubbe ışıklarıyla dikkat çeker. Tarihi atmosferiyle dizi ve film çekimlerine de ev sahipliği yapmaktadır.
Fatih'teki Acemoğlu Hamamı, Osmanlı mimarisinin dikkat çekici örneklerindendir. 1778-1846 arasında kullanılmış, 2010'da restore edilmiştir. Gelin hamamı gibi çeşitli organizasyonlara ev sahipliği yapmaktadır.
300 yıldır hizmet veren Cağaloğlu Hamamı, Osmanlı döneminin son büyük hamamıdır. Çifte hamam statüsünde olup, sıcaklık ve soğukluk bölümleri farklı bir yapıya sahiptir. Günümüzde turistlerin ilgisini çeker.
Kadıköy'de yer alan Aziziye Hamamı, 1860'larda Sultan Abdülaziz tarafından yaptırılmıştır. Osmanlı mimarisinin özelliklerini taşır ve günümüzde hem kadınlar hem de erkekler için hizmet vermektedir.
Üsküdar'daki Bulgurlu Hamamı, 1618'de Şeyh Aziz Mahmud Hüdayi Efendi tarafından yaptırılmıştır. Ahşap mimarisi ve geniş tavanı ile dikkat çeker. Günümüzde haftanın altı günü erkeklere, bir gün kadınlara hizmet verir.
Fatih'teki Kadırga Hamamı, 1741'de yapılmış olup, otantik atmosferiyle dikkat çeker. Osmanlı hamam kültürünü yansıtan yapı, temizlenme ve dinlenme için ideal bir mekan olarak hizmet verir.
İstanbul Balat'ta yer alan Balat Çavuş Hamamı, Mimar Sinan'ın eserlerinden biridir. Osmanlı mimarisine sadık kalarak hizmet veren yapı, çifte hamam kategorisindedir ve turistler tarafından ilgi görmektedir.
Mimar Sinan tarafından 16. yüzyılda inşa edilen Kasımpaşa Büyük Hamamı, çifte hamam yapısıyla Osmanlı'nın hijyen ve ruh temizliği felsefesini yansıtır. Günümüzde de hizmet vermeye devam etmektedir.
İstanbul Çatalca'da bulunan Çatalca Belediye Hamamı, IV. Mehmed döneminde inşa edilmiştir. Osmanlı döneminin tek tarihi hamamıdır ve günümüzde kadınlar ve erkekler için hizmet vermeye devam etmektedir.
Çekmeköy'deki Mimar Sinan Hamamları, Osmanlı yadigarı olarak modernize edilmiştir. Türk ve Fin hamamı, sauna, jakuzi gibi çeşitli hizmetler sunulmaktadır. Detoks ve masaj seçenekleri mevcuttur.
1562-1565 yıllarında Kanuni Sultan Süleyman'ın kızı Mihrimah Sultan için inşa edilen hamam, restorasyonla modernize edilmiştir. Fatih'teki Mihrimah Sultan Hamamı, tarihi dokusuyla ilgi çeker.
Zeytinburnu'ndaki Merkez Efendi Hamamı, Kanuni Sultan Süleyman döneminde yaptırılmıştır. Osmanlı hamam mimarisini modernize eden yapıda, sauna, kese ve masaj gibi hizmetler sunulmaktadır.